Güneşli Los Angeles'ta yaşayan sinsi, seksi ve ahlaksız Sandra Dunmore, çok daha iyi bir yaşamı arzulamaktadır. Zirveye giden yolda birkaç kişinin tekerine çomak sokmak Sandra'yı kötü biri yapar mı?
Los Angeles'lı emlakçı Sandra Dunmore; kiliseye giden, başarılı ve örnek bir eş değildir. Neşeli Günler filmini takıntı derecesinde seven, dolabını birinci sınıf giysilerle dolduran ve gayrimeşru ilişkisi olan bir kadındır. Kocası Jake, iş yaşamındaki kriz nedeniyle kendini içkiye verince Sandra da mutluluğu, Jake'in küstah kardeşi Ben'de arar. Ben, Peggy Blaine'e ilgi duymaya başlayınca Sandra da reddedilen kadın konumuna gelir. Öç almak amacıyla ilişkiyi Jake'in öğrenmesini sağlar çünkü öfkeleneceğini iyi bilmektedir. İşler Sandra'nın beklediği gibi gitmez ve iki kardeşin kavgası sırasında Ben, pencereden düşerek ölür. Ben, ardında yüklü bir miras da bırakmıştır ve gözden düşmüş bir dedektif olan Rita Pompano, bu kazanın altında yatan çok başka nedenler olduğundan kuşkulanmaya başlar.